18 Nisan 2008 Cuma

Söylenmemiş Aşk Şarkısı

Adını koymaya çalıştım yol boyunca. Bir bir üzerinde geçereken otoban çizgilerinin veya tren raylarının, adını koymaya çalıştım. Kalabalıktı veya değildi. Yorgundum veya değilidim. Hatırlamıyorum şimdi. Genelde ayrıntılara takılsa da hafızam, şimdi hatırlamıyorum. Bir şarkı vardı dilimde...çıkaramadım şimdi. Tektiler. Çoktular. İyiydiler. Kötüydüler. Hatırlamıyorum. Zaten şarkıyı da çıkaramadım. Küçük bir yerdi. Bu konuda eminim. Küçüktü. Yalan söyleyen insanlar vardı. Yalanlarımız vardı bizim. Kalabalıktık ayrıca, bu küçük yerde olmamamız gerektiği kadar kalabalıktık. Gereksiz değildik ama fazlaydık. Unuttuyorduk. Hafızamız yoktu fazla. Yalanları da, gözyaşlarını da unutuyorduk. Hep unuttuk. Orda veya burda, öyle veya böyle hiç bir değeri yok şimdi gözümde. Benim hatırladığım tek şey yollar. En çok onları hatırlıyorum. En çok onlarla paylaştım sırlarımı...Otoban çizgilerine veya tren raylarına. Hangisini yakalarsam artık. Farketmedi, dinlediler beni. Yol boyunca şarkı söyledim onlara, adını hatırlayamıyorum şimdi, oysa dilimin ucunda.
Zordu, biri diğerinden daha zor veya biri diğerinden daha kolay değildi. Hiç birini ayırmıyorum birbirinden herkesten, herşeyden fazla benimmiş gibi sahipleniyorum. Zordu. Ne çok konuştuk biz. Sabahlara kadar, güneşe inat, karanlığa nispet konuştuk. Hiç susmadık. Ama en çok gürültü yoldaydı. Tek başımayken. Onlar yokken içimin sesi vardı. Beynimi yiyen, ruhumu kemiren kelimeler, cümleler. Bağıra bağıra şarkı söyledim ben. Duymamak için. Kulaklarımı kapatmak yerine sesi bastırmayı seçtim. Boğazım parçalanıncaya kadar bağırdım. Bir şarkı söyledim. Adını hatırlamıyorum şimdi.
Anlatmadım ben. Ne kadar konuşsam da anlatmadım. Kalabalığın içine karışıp saklanmayı seçtim. Adına aşk de veya deme. Öyleydi. Adını bende koyamadım şimdi. Öyle birşeydi. Zordu ama. Bir öncekinden daha zor veya daha kolay değildi. Saçmaydı, anlamsızdı. Sinir bozucuydu hatta belki. Yalanlar vardı. Hergün biraz daha büyüyen, büyüdükçe üzerimize düşen yalanlar. Sessiz kaldım. Anlatmak istemedim değil. Sessiz kaldım. Anlayamazsın! diye bağırmak istedim. Anlamak istersin belki, anlamaya çalışırsın hatta ama anlayamazsın. O zaman söyleyecek birşeyim yok benim de. Hep böyle oldu zaten. Ne zaman bağıra çağıra bir şarkı söylesem bir kadın geldi ve ağzımı kapadı. Güç kullanmasına gerek yoktu. Sus dedi, sustum. Zaten hiç konuşmamıştım.
En çok yoldaydım ben. Kalabalıktan daha kalabalıktı yollar, en büyük sesi orda duydum. İçimdeydi çünkü hepsi. Beden biraz yalnız kaldı mı, ruh dinlemez başlar konuşmaya. Herşeyi yüzüne vurur acımadan.. Yenilirsin. Yollarda yenildim en fazla.
Şimdi hatırlıyorum biraz. Kalabalıktı, yorgundum. Uyumalıydım. Sonra bir şarkı vardı adını hala hatırlayamadığım. Kim söylüyordu sahi? Biraz düşündükçe çıkıyor sanki bir yerde... İçimden.
O aşklar yoktu. O şarkı yoktu. O kalabalık yoktu....
Yollar vardı...

Hiç yorum yok: